Kozmetik Eşyaları Bırakın, Karakterlere Odaklanın
Tişört, pantolon ve şapka gibi kozmetik ürünler karakterinize oyun açısından hiçbir avantaj sağlamazlar. Bunlar gerçekten de “kozmetik” eşyalardır: Evet, karakterinizi havalı gösterebilirler, ancak bir rol yapma oyunu oynamıyorsunuz. Rakiplerinizin kıyafetinize hayran kalacağı gibi bir beklentiniz varsa hemen unutun: Onlar sadece sizi öldürmek istiyor. Bu ürünler sadece elmas karşılığında satıldığından ve elmasları da sadece gerçek parayla satın alabildiğinizden, kozmetik ürün kullanımını abartmayın. Size herhangi bir avantaj sağlamıyorlar.
Ancak karakterler daha farklıdır: Gerçekten de bir avantaj elde etmenizi sağlarlar. Free Fire oyununda toplam 8 karakter bulunuyor. Bunlardan 2’si, yani Âdem ve Havva, oyunun başında ücretsiz olarak elde edebileceğiniz karakterlerdir. Bunlar herhangi bir özelliğe sahip değildir ve amacınız mümkün olduğu kadar kısa bir sürede diğer karakterlerin kilidini açmaktır.
Zira geriye kalan 6 karakter aşağıdaki avantajları sunar:
- Nikita – Şarjörleri % 4 daha hızlı doldurur
- Misha – Araçları % 2 daha hızlı sürer
- Ford – Güvenli bölge dışında% 4 daha az hasar alır
- Andrew – Yelek dayanıklılığı % 2 daha fazladır
- Kelly – % 1 daha hızlı koşar
- Olivia – Diğer oyuncuları +6 daha fazla sağlık puanı ile canlandırır
Bu karakterlerin kilidini oyun içi para birimleri olan elmas (gerçek para) veya dolar ile açabilirsiniz.
Karakterinizin seviyesini yükseltmeye devam ettiğiniz sürece bu istatistiklerin yükselmeye devam ettiğini unutmayın. Örneğin, Andrew % 2 daha az dayanıklılık kaybı ile başlar. Seviye atlayarak ve oyun içi başarımları tamamlayarak bu değeri % 10’a kadar çıkarmak mümkündür. Bu bağlamda, Ford, güvenli bölge sınırlarının akıllı kullanımını gerektiren ileri düzey bir strateji için mükemmel bir karakterdir. Bu konu hakkında saha fazla bilgi için “İleri Düzey Taktikler” rehberimizi okuyabilirsiniz.
Hedef Neden Kırmızı Oluyor?
Nişangâhınızı açtığınızda zaman zaman kırmızıya dönüştüğünü fark ettiniz, değil mi? Sadece birkaç saniyeliğine kırmızı renkte “parlıyor”. Bunun bir sebebi var: Nişangâh kırmızıya dönüştüyse önünüzde bir düşman var demektir ve tam o anda tetiği çekerseniz, onu vurursunuz. Bu bahsettiğimiz durum, nişan almadığınız zamanlarda dahi geçerlidir. Ekranınızda kırmızı bir parlama gördüğünüz anda tetiği çekin – bu, düşmanınızı vurabileceğiniz anlamına gelen görsel bir ipucudur. Aynı şekilde, ıskalamamanızı da garanti eder. Ancak belirli bir noktaya nişan alıyorsanız, bu görsel ipucunun yeterli olmayacağını unutmayın. Örneğin, rakibinizi kafasından vurmak için halen manuel şekilde nişan almalısınız. Ancak genel olarak düşmanlarınızı vurmakta sorun yaşıyorsanız, bu görsel ipucu işinizi çok kolaylaştıracaktır.
Gaza Basın Ama Abartmayın
Free Fire oyunundaki araçların hepsini kullanabilirsiniz. Araçlar, daha hızlı hareket etmek için mükemmeldir – ister bir çatışmadan kaçıyor olun, ister belirli bir yere ulaşmaya çalışın, bir araç kullanarak çok hızlı hareket edebilirsiniz. Ancak, araçlar sadece maçın ilk aşamalarında kullanılmalıdır. Bunun nedeni, hareketli bir aracın herkese nerede olduğunuzu söyleyen büyük bir ünlem işareti yerine geçmesidir. Maçın ilk aşamalarında, herkes birbirini öldürmekle meşgulken rakipleriniz hareketli bir hedefi fark etmeyecektir.
Ancak, geriye sadece bir avuç oyuncu kaldığında, hareket halindeki bir araç çok fazla belirgin hale gelir. Geriye sadece 10 oyuncu (veya daha az) kaldıysa, araçları kullanmayı bırakın. Zira bu safhada artık gizliliğe ve saklanmaya önem vermeniz gerekiyor. Bu arada, geriye kalan oyuncu sayısını arayüzün sağ üst köşesinden takip edebileceğinizi belirtelim.
İlla Çatışmak Zorunda Değilsiniz
Gizli kalmaktan bahsetmişken, diğer oyuncuların genellikle bunu ihmal ettiğini fark edeceksiniz. Hatta bir maç başladıktan yaklaşık 15 saniye sonra, en az 10 kişi ölmüş oluyor! Bu bağlamda, yere iniş yaptıktan sonra çok kısa bir süre içinde saldırıya uğrayacağınızı garanti ederiz. Maçın bu safhasında saldırıya uğradığınız zaman iki seçeneğiniz vardır: Karşılık verebilir ve kelimenin tam anlamıyla “ölümüne” mücadele edebilirsiniz. Veya saldırıdan hızlı bir şekilde kurtulur, ganimet depolamaya devam eder ve hevesli saldırganın bir başka oyuncu tarafından öldürülmesini beklersiniz. Battle Royale oyunları, tetiği kimin daha hızlı çekeceği ile ilgili değildir. Tam aksine, mümkün olduğunca uzun süre hayatta kalmak ve maçın sonundaki “gerçek” savaşa hazırlanmakla ilgilidir.
Yani, adaya iniş yaptıktan kısa bir süre sonra diğer oyunculara saldırmayın. Eğer saldırıya uğradıysanız, karşılık vermeyin. Bu aşamada, hangi oyuncunun diğerini yeneceğini sadece şans belirler, beceri değil. Amacınız mümkün olduğu kadar diğer oyunculardan uzak durmak ve birbirlerini öldürmelerine izin vermek olmalıdır. Zik zak çizerek koşun, kaçın, bir binaya girerek saldırganı atlatmaya çalışın veya bir araca binip çatışma bölgesinden uzaklaşın. Amacınız ganimet toplamak ve oyun sonuna hazırlanmak olmalıdır. Free Fire oyununu sadece tek bir el ateş ederek kazanabilirsiniz – ne yaptığınızı biliyorsanız, adanın kralı olmak için sadece bir oyuncuyu öldürmeniz yeterlidir.
Sabit Durmayın
Şaşırtıcı bir şekilde, rakiplerinizin çoğunun çatışma sırasında sabit durduğunu göreceksiniz. Bunun nedeni, oyunu mobil cihazlarından oynuyor olmaları. Free Fire oynamak için mobil cihazları tercih ediyorsanız, dokunmatik kontroller nedeniyle aynı anda hem hareket edip hem de ateş etmek imkânsıza yakındır. Çok fazla sayıda noktaya “dokunmanız” gerekir. BlueStacks kullanıcılarının böyle bir dezavantajı yoktur: Oyunu fare ve klavyelerini kullanarak rahatlıkla oynayabilirler. Bu, düşündüğünüzden çok daha büyük bir avantajdır. Çatışma sırasında hareket etmek için klavyenizi, ateş etmek için de farenizi kullanın – bu kadar basit. Mobil oyuncular hareketli bir hedefi vurmakta büyük güçlük yaşar zira nişangâhlarını hızlı bir şekilde hareket ettiremezler.
